16 Mart 2009 Pazartesi

Üçüncü Adam / The Third Man - Carol Reed (1949)


Carol Reed'in 1949'da Avusturya'da çektiği "Üçüncü Adam", kusursuz denebilecek bir “kara film” örneği.


Amerikalı bir yazar, Avusturya'da yaşayan arkadaşının iş önerisi ve daveti üzerine Viyana'ya gider ancak ulaştığında arkadaşının bir trafik kazası sonucu (evinin önünde, kendi şöförü, kendi arabasıyla çarpmıştır) öldüğünü öğrenir. Görgü tanıklarının ifadelerinin farklılığı ve merhumun sevgilisinin tuhaf tavırları, olayı araştıran sevimsiz dedektife rağmen, yazarı, herşeyi geride bırakıp ülkesine dönmek yerine olayın derinliklerine inmeye iter...


Gizemli bir ölüm, savaş sonrası kendi düzenini oluşturmuş karanlık bir şehir, güzel ve sır dolu bir kadın, entrikalar... Bir kara filmin neredeyse olmazsa olmazları. Peki filmi farklı kılan ne? İkinci Dünya Savaşı sonrasında devam eden haksızlıkları, iyi - kötü çatışmasını temel alan öyküsünü izleyiciye taşıyan, dönemi bazen kinayeli biçimde eleştiren başarılı senaryosu, sinemasal anlatımı zenginleştiren muazzam görüntüleri, etkili oyunculukları ve son derece keyifli bir müzik.

Yan karakterlerden Anna'yı oynayan Alida Vali, bu performansının ardından Hitchcock'un da gözde kadın oyuncuları arasına girmiş. Ama filmin en özel karakteri, kısa rolüne rağmen büyük iz bırakan Orson Welles. Filmin sonlarına doğru ilk göründüğü an, filmin en önemli sahnelerinden biri. Sonrasında da gerek oyunculuğu gerek replikleri ile dikkatler üzerinde yoğunlaşıyor. “İtalya’da 30 yıl boyunca Borjiyalar vardı. Yani savaş, kıyım, cinayet… ama Michalengelo, Leonardo ve Rönesans aynı dönemde var oldular. Oysa İsviçre’de kardeşlik, demokrasi ve barış vardı. Ama ne yaratabildiler? Sadece guguklu saat!”

Filmde kullanılmış olan tüm mekanlar, çok özel birer dekor olarak hizmet etmiş, en başta Viyana sokakları. Gece çekimlerinde, ıslak taş yollar ilk anda tesadüfen yer almış ama sonrasında görüntü yönetmeninin özel tercihi olarak çoğunlukla ıslak kalmış. Filmin önemli kısmında gece çekimlerine yer verilmiş. Carol Reed’in kısa zamanda filmi kotarabilmek için iki ayrı ekiple günde yaklaşık 20 saat çekim yaptığı biliniyor. Bu süreçte ise en büyük zorluğun Orson Welles'ten kaynaklanmış olduğu söyleniyor. Öyle ki ilk anda rolünü çok kısa bulup uzatılmasını isteyen star, kanalizasyon sahnelerinde parfümlü sular sıkılmasını talep etmiş ve çoğunlukla da dublör kullanmış.

Filmle beraber hatıralara kazanan bir diğer unsur ise, Anton Karas tarafından bestelenen ve zither adlı bir enstrümanla çalınan naif müzik.


Üçüncü Adam’ın 1950 yılında Oscar aldığını da unutmayalım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder